Matematikte Bilmek Yeterli Mi?

Günümüzde birçok öğrencinin en çok zorlandığı derslerden bir tanesidir matematik ve zaman içerisinde korkulu rüyası gel haline gelmiştir öğrencilerin. Bu durumun birçok sebebi vardır aslında;

Öğrenci kaynaklı ve öğretmen kaynaklı olmak üzere ikiye ayırabiliriz. 1.durum öğrenciden kaynaklıdır, öğrenci başaramam düşüncesiyle kendini matematiğe karşı kapatmıştır. 2. Sebep öğretmenden kaynaklıdır. Aslında yine iki sebep de aynı kapıya çıkıyor. Matematik öğretiminde yapılan yanlışlıklar. Birçok öğrencinin okul hayatı boyunca matematiğin sevmediği bir ders haline gelmesini ve sevemediği için başarısız olmasına neden oluyor. Oysa matematik özel ders okul hayatında ve hayatta başarılı olmak için bir dersten daha fazlasıdır. Matematik insana hayatta plan yapmayı, kontrollü hareket etmeyi öğretir. Peki bu durum nasıl aşılabilir? Şüphesiz burada yine başarılı ve kendini kanıtlamış eğitmenlerden yardım almak gerekiyor. Özellikle öğretmenliği severek yapan ve hayatını bu yola adamış; bu işi ticarete dönüştürmemiş eğitmenlerden yardım alınmalıdır. Yardım alınacak kişi pedagojik açıdan kendisini geliştirmiş, öğrenci psikolojisinden anlayan, her öğrencinin farklı dünyası olduğunu çözmüş biri olmalıdır. Aksi takdirde öğrencinin hayatta yaşayacağı başarısızlıkların yolu açılmış olur. Bu da onu hayat boyu mutsuz edecek; ve hayattan bir şey beklemeyen bir birey haline getirecektir.

Eğitim veren kişi yine öğrenci bünyesini zorlamadan farklı yollar deneyerek öğrencinin matematiğe olan ön yargısını kırmasını sağlamalıdır. Burada ufak bir şeyi örnek vermek istiyorum. Ben de lise hayatımda fizik dersini sevemeyen ve Fizik dersinden sürekli başarısız olmuş birisi olarak bir öğretmenden bahsetmek istiyorum. Bana hayatımda hiçbir zaman fizik dersini kimse sevdiremedi ta ki bahsettiğim öğretmenle karşılaşana kadar... Hocanın çok farklı bir tarzı vardı, sanki fizik dersini hiç önemsemiyor ve her soruyu tereyağından kıl çeker gibi; Tabiri caizse öğrencinin kafasını açıp sorunun çözümünü öğrencinin kafasının içerisine bırakıp tekrar kapatıyordu. Harika bir tarzı vardı. Öğretmenlik hayatımda ve kendi hayatımda hep kendime örnek aldığım bir öğretmenim oldu. Herkesin çok karmaşık bir şekilde çözdüğü soruyu hoca çok basit bir şekilde çözüyor; sorunun basit olduğuna aslında fizikte hiçbir şeyin zor olmadığını bana kanıtlıyordu. Yaptığı tek şey bundan ibaretti. Soruyu karmaşık hale getirmeden olabilecek en sade ve basit şekilde çözüyor ve hiç konu anlatımı yapmadan tek anlatışta hallediyor, başka hiçbir şeye gerek bırakmıyordu. Ben bunu yıllar sonra anladım. İnsanlara ne anlatırsanız anlatın basit şekilde onların kafasını karıştırmadan anlatmanız gerekiyordu.

Bu isterseniz ders olsun isterseniz babanızdan bir şey için izin almak olsun, üslubunuz sade ve net olsun inanın işi en verimli halde bitiriyorsunuz. Sözlerimi ünlü futbol ustası Johan Cruyf'un bir sözün hatırlatarak bitirmek istiyorum. Der ki Johan cruyff " futbol basit bir oyundur zor olan futbolu basit oynamaktır." Ben de diyorumki: aslında bütün dersler; en başta da matematik insan beyni için çok basittir zor olan da öğrencilere bunu kanıtlamaktır."

Çocukları için her şeyi yapan fedakar babalarımızın ve baştacı annelerimizin ellerinden öpüyor, Allah onları başımızdan eksik etmesin diyorum.

Ve emektar öğrencilerimizin hayal ettikleri hayallerine bir an önce ulaşmalarını diliyorum. Herkese sevgiler, saygılar.

Matematik Öğretmeni - Mehmet YALINIZ